CEO’lar dönüşümün zorunluluğunun farkındalar. Dönüşüm olmazsa şirketlerinin gelecek 10 yıldaki durumundan endişe ediyor. Büyüme beklenen pazarlar için güvenli pazarlar yerini korumaya devam ediyor.

 

PwC, dünya genelinde birçok şirketin varoluşsal tehditlerle karşı karşıya olduğu bir dönemde dönüşüm yolunda atılan adımların etkinliğine odaklanan Küresel CEO Araştırmasının Türkiye sonuçlarını yayınladı. Bu yıl 27.’si gerçekleştirilen ve Türkiye’den 62 CEO’nun katıldığı araştırmanın sonuçları geçen yıla göre daha iyimser bir tabloyu yansıtıyor. Araştırmaya göre Türkiye’deki CEO’ların yaklaşık yüzde 29’u şirketlerinin mevcut gidişatına devam etmesi halinde gelecek 10 yılda ekonomik olarak varlığını sürdüremeyeceğini düşünüyor. Bu oran geçen sene yüzde 34 idi. Türkiye’deki CEO’lar küresel ekonominin geleceğinden geçen seneye (yüzde 15) kıyasla daha umutlu (yüzde 27). Küresel ekonomik büyüme konusunda karamsarlık yerini iyimserliğe bıraksa da yine de küresel ekonomin düşüşe geçeceğini düşünenlerin oranı azımsanmayacak bir ölçüde (yüzde 47).Türkiye’deki CEO’ların, kendi şirketlerinin gelecek 12 ayda gelir artışı potansiyeline olan güveni önceki yıllarda olduğu gibi bu sene de küresel CEO’lara kıyasla daha yüksek.  Araştırma kapsamında sorulan “Şirketinizin gelecek 12 ay içindeki gelir artışı potansiyeline ne kadar güveniyorsunuz?”  sorusunun yanıt aradığı güven düzeyi, Türkiye’deki CEO’larda geçen yıl yüzde 47 iken bu yıl yüzde 50’ye yükseldi. Aynı soru gelecek üç yıllık zaman aralığı için sorulduğunda ise güven düzeyi yüzde 68 gibi yüksek bir düzeye ulaştı.

Türkiye’deki CEO’lar iklim değişikliğine karşı aksiyona geçiyor

Araştırma kapsamında CEO’lara yöneltilen “Sizce şirketiniz önümüzdeki 12 ayda hangi önemli tehditlere maruz kalacak?” sorusuna verilen yanıtlarda ilk sırada enflasyon geliyor. Enflasyonu, makroekonomik çalkantılar (yüzde 56) siber riskler (yüzde 44), jeopolitik çatışmalar (yüzde 27) ve iklim değişikliği (yüzde 16) izliyor. İklim riskleriyle ilgili bir sonraki 12 aylık döneme ilişkin endişeler geçen yıla göre az da olsa düşmüş durumda. Buna karşın CEO’lar iklim değişikliğinin iş modellerini giderek daha fazla etkileyeceğini düşünüyor. CEO’ların birçoğu karbonsuzlaşma konusunda ilerleme kat ettiklerini söylerken, iklimle ilgili diğer aksiyonların biraz geri planda kalmakta olduğu göze çarpıyor. Türkiye’deki CEO’lara göre şirketlerin karbonsuzlaşmasının önündeki en büyük engel sektörlerinde iklim dostu teknolojilerin eksikliği (yüzde 27), bunu düzenlemelerin karmaşıklığı takip ediyor (yüzde 20).

Yapay zekanın dönüştürücü potansiyeli 

Üretken yapay zekanın kullanımı ve stratejiye entegrasyonu her ne kadar sınırlı olsa da, CEO’ların önümüzdeki dönemde yapay zekanın etkisinin artmasını bekliyor. Araştırmaya Türkiye’den katılan CEO’lar, üretken yapay zekânın hem benimsenme hızının, hem de dönüşüm yaratma potansiyelinin çok yüksek olduğunu düşünüyor. Türkiye’den katılan her 10 CEO’dan neredeyse 7’si önümüzdeki üç yılda üretken yapay zekânın rekabeti artıracağını, iş modellerini değiştireceğini ve yeni yetenek ihtiyacı doğuracağını düşünüyor. Hem Türkiye’deki hem de dünyadaki CEO’ların yüzde 60’ından fazlası gelecek 12 ayda üretken yapay zekânın, çalışanların şirketteki verimliliklerini artıracağını düşünüyor. Yapay zekanın şirketlerinde benimsendiğini söyleyen CEO’ların oranı Türkiye yüzde 31, teknoloji stratejilerini buna göre değiştirdiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 37.

Dönüşümün önündeki en büyük engel finansal kaynaklar

Türkiye’deki CEO’lar için, dönüşümün önündeki en önemli engel kısıtlı finansal kaynaklar (yüzde 39) bunu düzenleyici çevre (yüzde 34) takip ediyor. Yetenek eksikliği, Türkiye’deki CEO’lar için de yeniden keşif yapmanın, dönüşümün önünde önemli bir engel. CEO’lara büyük ölçekli kurumsal dönüşüm çalışmalarında sık karşılaştıkları engeller sorulduğunda verilen cevaplar, birçok engelin sektöre özgü olduğunu gösteriyor. Türkiye’de CEO’ların büyüme beklediği pazarlar ABD, Almanya, Çin, Suudi Arabistan ve İngiltere olarak sıralanıyor. Küresel CEO’lar için büyüme beklenen pazarlarda ilk dört ülke, geçtiğimiz iki yılda olduğu gibi ABD, Çin, Almanya ve İngiltere olarak sıralanıyor. Küresel sıralamada beşinci sırada ise dünya ekonomisinde önemli bir güç olarak yükselmeye devam eden Hindistan yer alıyor.