Mercedes Benz bu yıl Türkiye’de hafif ticaride atağını sürdürüyor. Mercedes-Benz Otomotiv Hafif Ticari Araçlar İcra Kurulu Üyesi Tufan Akdeniz segment ve markanın son durumu hakkında sorularımızı yanıtladı.
Hafif ticari araç pazarını değerlendirir misiniz? Mercedes-Benz’in pazardaki durumu hakkında bilgi verebilir misiniz?
Türkiye, özellikle fiyat hassasiyeti olan bir ülke. Bu da yıl başında oluşturulan stratejileri ve izlenecek yolu belirleyen en önemli etkenlerden biri. Premium segmentte hafif ticari araç pazarının öncülerinden biri olarak biz de tüm bu hassasiyetleri göz önüne alıyoruz. Bunun sonucunda Türkiye’de elde ettiğimiz satış oranlarımız ve başarılı müşteri ilişkilerimiz bizleri çok mutlu ediyor.Özellikle 2023 yılı ile sektörün eski düzeyine yaklaşmaya başladığını gördük. Hem üretim hem de tedarik zinciri bu dönemin öncesindeki olması gereken seviyeye çok yaklaşarak iyi bir performans gösterdi. Pazarın bir süre daha böyle devam edeceğine inanıyorum. Satış rakamları da bize bunu gösteriyor. Hafif ticari araç pazarı 2023’te yaklaşık yüzde 40 büyüyerek 265 bin 294 oldu. Bu yıl da şimdiye kadar 156 binin üzerinde bir satış gerçekleşti. Mercedes-Benz olarak biz de geçtiğimiz yılın yaklaşık yüzde 20 üstünde bir satış gerçekleştirdik. 1996 yılından bu yana faaliyet gösterdiğimiz hafif ticari araç pazarında 2023’te 9 bin 294 adet Sprinter ve Vito satışıyla şirket rekoru kırdık. Bu satışların yüzde 49’u Sprinter, yüzde 51’i Vito modellerinden geldi. 2024’ün ilk çeyreği de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26’nın üstünde artış göstererek tarihimizdeki en iyi satış yaptığımız çeyrek oldu. Yüksek güvenlik ve konfor özelliklerinin yanı sıra premium algısıyla da yolcu taşımacılığında sürücü ve şirket sahipleri tarafından en çok aranan modelimiz olan Sprinter, orijinal minibüs olarak en çok tercih edilen aracımız. Vito Tourer da segmentinde yolcu taşımacılığında lider konumda. EQV ve V-Serisi MPV’ler de ailelerden, VIP ve eğlence tutkunlarına hatta üst düzey yöneticilere kadar geniş bir kitleye sesleniyor. Vito’nun Tourer, Panelvan ve Mixto modelleri de esnaflardan büyük filo müşterilerine kadar her türlü işletmenin kolaylıkla ve etkili bir şekilde kullanması için tasarlanıyor.Satışların bu düzeyde olmasının en büyük nedenlerinden biri de 2023’te iyi sonuçlar gösteren turizm sektörünün büyümesinin devam etmesi. 2024’e de yansıyan bu görüntü yıl sonu için bizi umutlandırıyor. Henüz sezon bitmedi. Dolayısıyla turizmde elde edilen bu olumlu sonuçlar ile 2024’ün geçen seneden daha iyi bir şekilde biteceğini öngörüyoruz.
Hafif ticari araçlarda olması istenen özellik ve fonksiyonlar neler?
Hafif ticari araçlar hem iş hem de kişisel kullanım için tercih edildiklerinden çok yönlülük ve dayanıklılık büyük önem taşıyor. Dolayısıyla araç sahipleri ve sürücüler, araçlarının ekonomik ve işlevsel olmasına çok önem veriyor. Düşük işletme maliyetleri, yüksek yakıt verimliliği ve uzun ömürlü olması araç seçiminde ilk sıralarda geliyor. Ayrıca farklı iş kollarına göre uyarlanabilmesi, koltuk düzenlemeleri, yükleme alanlarının farklı şekillerde kullanılabilmesi ve araç içinde yapılabilen sektörlere özel modifikasyonlar, hafif ticari araçları esnek bir çözüm haline getiriyor. Zorlu çalışma koşullarına dayanıklı olacak şekilde üretilmeleri sayesinde de uzun ömürlü ve az bakım gerektiren yapıları ile işletmeler için güvenilir bir çözüm sunuyorlar.Biz de Mercedes-Benz olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde araçlarımızı kullanılacakları sektörlere uyarlıyor, farklı şekillerde kişiselleştirilebilen araç içi düzenlemeler ve donanımlar sunuyoruz. Özellikle Sprinter birçok farklı varyasyonla sektöre ve kullanım amacına göre özelleştirilebiliyor ve bu sayede de segmentinin en çok yönlü modellerinden biri haline geliyor. Şasisinin üzerinde yapılan üstyapı çalışmalarıyla inşaatlarda bile kullanılacak hale getirilirken aynı zamanda kolaylıkla yapılan ekleme ve değişikliklerle ambulans, yangın müdahale aracı, okul servisi gibi birbirinden çok farklı şekillerde fabrika çıkışlı olarak alınabiliyor.Bunun yanında özellikle son dönemde hafif ticari araçların sahip oldukları gelişmiş güvenlik sistemleri, elektrifikasyon, ergonomik ve esnek iç tasarımın yanında verimli ve ekonomik olması da talep ediliyor. Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar olarak, Aktif Fren Asistanı, Aktif Şerit Takip Asistanı, Akıllı Hız Asistanı, Kör Nokta Asistanı ve diğer tüm GSRII güvenlik regülasyonu kapsamındaki özellikleri, araçlarda standart olarak sunuyoruz. Bunlara ek olarak MBUX multimedya sistemi, TEMPMATIC yarı otomatik klima veya THERMOTRONIC otomatik klima, çeşitli park paketi seçenekleri ve Thorax pelvis hava yastıkları gibi özellikler de araçlarımızda konfor ve güvenlik anlamında değer yaratıyor.
Mercedes-Benz olarak öne çıkan özellikleriniz nelerdir?
Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar olarak premium segmentte lideriz ve bu konumumuzu daha da güçlendirmek istiyoruz. Bu doğrultuda en büyük avantajlarımızdan biri portföyümüzdeki araçların sektöre özel çeşitliliği. Ayrıca orta ve büyük hafif ticari araç segmentlerinde hem tamamen elektrikli hem de içten yanmalı motora sahip araçlar sunarak farklı talepleri karşılayabiliyoruz. 2026’dan itibaren ticari araçlarda premium stratejiye aşamalı bir geçiş yaparak modüler ve ölçeklenebilir Van Elektrik Mimarisi’ni (VAN.EA) tanıtmaya başlayacağız. Bu mimarinin tanıtılmasıyla doğuştan elektrikli hafif ticari araçlarımızı pazara sunmayı planlıyoruz. VAN.EA’in temel amacı, elektrikli hafif ticari araçların tek bir üretim hattından doğrudan elektrikli olarak üretilmesini sağlamak. Farklı boyutlardaki modeller, aynı platform üzerinde modüler olarak uyarlanarak tek üretim hattında esnek şekilde üretilebilecek. Bu yeni mimari, batarya yerleşimi ve elektronik sistemlerin sıfırdan planlanmasıyla mevcut elektrikli ticari araçlara kıyasla yüzde 30’a kadar daha uzun menzil sunmayı hedefliyor.Her endüstrinin kendine özel gereksinimleri olduğundan bazı durumlarda temel araçların ötesine geçmek zorunlu oluyor. Bu yüzden de Mercedes-Benz olarak hafif ticari araçların yaklaşık yüzde 50’sini özel ürün çözümlerine dönüştürüyoruz. Mercedes-Benz’in hafif ticari araçları piyasa ortalamasının üzerinde fiyatlara sahip. Burada toplam sahip olma maliyeti açısından değerlendirme yapılması bize daha doğru sonuçlar verecektir. Araç alımlarında genellikle kredi kullanıldığından bir faiz maliyeti oluyor. Kendi kredi şirketimiz sayesinde kredi oranlarını piyasanın altında belirleyebiliyoruz.
Türkiye pazarındaki müşterilerin talepleri üretime nasıl yansıyor? Türkiye pazarına özel üretim gerçekleştiriyor musunuz?
Mercedes-Benz Sprinter, modern hafif ticari araç segmentinin öncüsü olarak uzun yıllardır pazardaki önemli oyuncu olmaya devam ediyor. Türkiye’de özellikle müşterilere ve farklı sektörlere yönelik özel çözümleriyle büyük ilgi görüyor. Yeni Mercedes-Benz Sprinter, çeşitli sektörlere kolayca uyum sağlayarak, panelvan, şasi kabin ve minibüs seçenekleriyle müşterilerin ihtiyaçlarına cevap veriyor.Sprinter, üç farklı gövde uzunluğu, arkadan veya dört tekerlekten çekiş seçenekleri, çeşitli tonaj ve yükseklik konfigürasyonları sunarak, karavan gibi özel gövde uygulamaları için de kullanılabiliyor. Satılan Sprinterların yüzde 75’inden fazlası, sektöre özgü araçlara dönüştürülerek kişiselleştiriliyor. Araçların büyük kısmı, servis minibüsü olarak kullanıldığından, satışların yüzde 85-90’ı da bu sınıfta gerçekleşiyor. Türkiye’de Türk mühendisleri tarafından minibüs haline getirilen Sprinter, Almanya’da sertifikalandırıldıktan sonra pazara sunuluyor.
Elektrikli hafif ticari araçlara olan talebi değerlendirebilir misiniz?
Elektrikli hafif ticari araçlara yönelik talebin önümüzdeki yıllarda hızla artmasını bekliyoruz. Elektrikli araçların özellikle şehir içi taşımacılıkta getirdiği avantajlar ve şehir içi taşımacılığının giderek artan önemi, çevre bilincinin yükselmesi ve devletlerin getirdiği yasal düzenlemeler bu talebin artmasındaki en büyük nedenlerden. Ayrıca elektrikli araçların düşük emisyon değerleri ve içten yanmalı modellere kıyasla ekonomik işletme maliyetleri de lojistik ve dağıtım sektöründe giderek daha fazla tercih edilmelerini sağlayacak.Batarya teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, menzil ve şarj süreleri konusundaki endişeleri azaltırken şarj altyapısının genişletilmesi de elektrikli araçların benimsenmesinde kritik bir rol oynuyor. Elektrikli araçların yakıt ve periyodik bakım maliyetlerinin içten yanmalı modellere kıyasla oldukça düşük olması, elektrikli modellerin ekonomik açıdan orta ve uzun vadede çok daha verimli olmasını sağlıyor.Biz de Mercedes-Benz olarak 2024 yılının son çeyreğinde satışa sunacağımız yeni Mercedes-Benz eSprinter ile elektrikli hafif ticari araç sektörüne hareket getireceğimizi düşünüyoruz. Müşteriler için sağladığı katma değer, çok yönlülük ve esneklikle dikkat çeken eSprinter, iki gövde tipi ve uzunluğunun yanında iki batarya boyutuna sahip yüksek taşıma kapasitesiyle farklı kullanım alanlarına yönelik olacak. Kullanılabilir enerjisi 81 kWh olan batarya 329 kilometreye kadar menzil sağlarken 113 kWh batarya ise 478 kilometreye kadar elektrikli WLTP sürüş menzili sunacak. Gelişmiş Mercedes-Benz reküperasyon teknolojisi sayesinde, şehir içi kullanımda bu menzil değerlerinin de üstüne çıkmak mümkün olabilecek. Ayrıca bataryalar 8 yıl boyunca Mercedes-Benz garantisi altında olacak. MBUX bilgi-eğlence sistemi, gelişmiş güvenlik ve destek sistemleri ve daha zengin bir donanım ile ilk kez akıllı, dijital bağlantı avantajı da sunacağız. Ayrıca eSprinter’da isteğe bağlı bir römork bağlantısı da olacak.
Başka yeni modeller gelecek mi?
Ayrıca yine son çeyrekte Avrupa ve Asya pazarında oldukça beğenilen Mercedes-Benz EQV ve V-Serisi MPV’leri de Türkiye pazarına sunacağız. Çok geniş bir müşteri yelpazesine sahip olan MPV’ler geniş iç hacimleri, yüksek konforları ve kaliteli ve benzersiz tasarımlarıyla da öne çıkıyor. Ayrıca çok sayıda donanım serisiyle farklı kişiselleştirme seçenekleri de sunuyor. MPV’lerin daha çekici hale gelmesi, pazardaki konumumuzu da güçlendiriyor. Segmentin zirvesinde daha kârlı bir büyümenin yolunu açarken aynı zamanda tamamen elektrikli bir geleceğe de köprü oluşturuyoruz. Gelecekte tüm yeni geliştirilen MPV’lerin VAN.EA platformu üzerine inşa edilmesi de Mercedes-Benz’in sürdürülebilir iş stratejisindeki en önemli dönüşüm hedeflerinden biri.